Libya basınında çıkan haberlere nazaran, bayan hukukçu ve aktivist Berasi, Hafter’in oğlu Saddam Hafter’in “yolsuzluklarını” eleştirdiği için, dün gündüz vakti, Bingazi kent merkezindeki en işlek caddelerden biri olan 20’nci Cadde’de bir mağazadan ayrıldıktan sonra, içinde silahlı şahısların bulunduğu 3 araçtan açılan ateşle öldürüldü.

Berasi suikastına Libya ve dünya çapında; politikler, insan hakları örgütleri, yabancı devlet misyonları ile çok sayıda kurumdan reaksiyon ve kınama iletileri yağdı.

BM: ŞİDDETLE KINIYORUZ

Birleşmiş Milletler (BM) Libya Takviye Misyonu (UNSMIL), yayımladığı yazılı açıklamada, Berasi’nin öldürülmesini “şiddetle kınadığını” duyurdu.

Berasi’nin “yolsuzluk, gücün berbata kullanımı ve insan hakları ihlallerini kelamını sakınmadan eleştiren biri” olduğuna yer verilen açıklamada, “Onun trajik mevti, sesini çıkarmaya yürek eden Libyalı bayanların maruz kaldığı tehditleri yansıtmaktadır.” değerlendirmesinde bulunuldu.

İNSAN HAKLARI ÖRGÜTLERİNDEN KINAMA BİLDİRİLERİ

Memleketler arası Af Örgütü’nün basın ofisi, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, Berasi’nin “Libya’nın doğusundaki silahlı kümelere bağlı kimi bireylerin yolsuzluğunu yüksek sesle eleştirdiğini” kaydederek, “suikastı kınadığını” açıkladı.

Berasi’nin milis kümeleri eleştirmesine karşılık, “kendisi ve kızına karşı mevt tehditleri aldığının” altı çizilen açıklamada, suikastın art planına dair şu bilgiye yer verildi:

“Ölümünden bir gün evvel Henan, toplumsal medya sayfasında (Hafter güçlerinin sözde) Libya Ulusal Ordusu başkanının oğlu Saddam Hafter’in yolsuzluğunu ortaya çıkaran görüntüyü yayınlayacağını söylemişti.”

Cenevre merkezli Avrupa-Akdeniz İnsan Hakları İzleme Örgütü (Euro-Med), yazılı bir açıklamayla kınama yayınlayarak, örgütün hukuk danışmanı Tarık Abdulrezzak’ın şu tabirlerini paylaştı:

“Milisler ve katillerin tam dokunulmazlığa sahip olmaları, milletlerarası toplumun tam bir sessizlik içinde olmasıyla, yalnızca görüşlerini söz ettikleri için aktivistlerin hayatlarını sona erdirmelerini sağladı.”

Libya İnsan Hakları İzleme Örgütü, açıklamasında “iğrenç ve kasıtlı bir cinayet” olarak nitelendirdiği suikastı “en güçlü sözlerle kınadığını” duyurdu.

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) Libya araştırmacısı Hanan Salah da, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “korkutucu ve tüyler ürpertici” olarak değerlendirdiği cinayetin, “kimsenin hesabını vermediği buna misal öteki cinayetleri hatırlattığını” kaydetti.

YABANCI MİSYONLAR

ABD’nin Libya Büyükelçiliğinden yapılan yazılı açıklamada, elçiliğin, Berasi hakkında basında çıkan haberleri yakından takip ettiği belirtilirken, “barışçıl aktivistlerin sesinin kısılması asla beğenilen görülmemelidir” tabirlerine yer verildi.

Libyalı yetkilileri cinayeti soruşturmaya ve tüm sorumluları adalete teslim etmeye çağıran açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Farklı siyasi kısımlardan Libyalıların Tunus’ta bir ortaya geldiği bir vakitte, bu küstah katliam, yolsuzluğun ve kaba kuvvetin Libya’nın geleceğini dikte etmesine müsaade vermek yerine Libya halkına karşı sorumlu bir hükümet kurulmasının kıymetini vurguluyor.”

Almanya’nın Libya Büyükelçisi Oliver Owcza da, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, Berasi’nin “cadde ortasında korkakça öldürülmesinin kendisini şoke ettiğini ve dehşete düşürdüğünü” belirterek, “Üzüntümüzü ailesi ve arkadaşları ile paylaşıyoruz. Katiller hesap vermelidir. Libya’da barışçıl bir gelecek için çalışan onun üzere güçlü sesler iş birliğimizin rehberleri olmaya devam edecek.” tabirlerini kullandı.

LİBYA İÇİŞLERİ BAKANI BAŞAĞA: “UTANÇ VERİCİ BİR TİRANLIK BİÇİMİ”

Libyalı bayan hukukçunun öldürülmesi ülke içinde de yansılara yol açtı.

Libya İçişleri Bakanı Fethi Başağa, Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, avukat Berasi için rahmet dileyerek, “ailesine ve meslektaşlarına en içten taziyelerini” iletti.

Başağa, şunları ekledi:

“İnsan hakları savunucuları ve niyetlerini paylaşanların öldürülmesi ve seslerinin susturulması kabul edilemez bir hata, utanç verici bir tiranlık biçimi ve sivil ve demokratik bir devlet kurma ümidini yok etmeye yönelik çaresiz bir teşebbüstür.”

Libya Adalet Bakanlığı’nın yayınladığı kınama açıklamasında da, “Berasi’nin yayalarla dolu bir cadde kurşunlanarak suikasta uğraması, bu hareketin faillerinin vahşetini ve insanlıktan büsbütün mahrum olduklarını göstermektedir.” tabirlerine yer verildi.

Başşehir Trablus merkezli Taghyeer Bayan Vakfı, saldırıyı, “kadınları gaye alan ve söz özgürlüklerini gasp eden bir terör eylemi” olarak değerlendirdiği açıklamasında, yetkili makamları “failleri bulmaya ve en ağır cezayı vermeye” çağırdı.

Libya Avukatlar Genel Sendikası’nın, meslektaşları Berasi’nin ailesine ve tüm hukuk topluluğuna taziye bildirisi ilettiği açıklamasında ise, “bu planlanmış korkakça hareketin, hakkı lisana getiren, ezilen ve bastırılanların hakkını savunan avukatların sesini kısamayacağı” kaydedildi.

Berasi suikastına reaksiyon gösteren açıklamaların kimilerinde, hak ihlalleri ve cürümlere karşı ses çıkarma yüreğini gösteren Libyalı bayanların buna benzeri tehditlerle karşı karşıya olduklarına dikkat çekildi.

HENAN BERASİ SUİKASTI

Libyalı bayan hukukçu ve aktivist Henan Berasi, toplumsal medyada yayımladığı ve çokça paylaşılan görüntülerinde, ülkenin darbeci Hafter denetimindeki doğu bölgesindeki kelamda yetkilileri yolsuzluk ve yasa dışı zenginlikle suçluyor, onlara karşı cesaretli çıkışlarıyla tanınıyordu.

Berasi, 27 binden fazla takipçisi bulunan Facebook hesabından yakın vakitte paylaştığı bir görüntüde, Hafter’in oğlu Saddam Hafter’in general rütbesi almasını eleştirmişti.

Berasi, kelam konusu görüntüde, “çok sayıda sıradan asker rütbe almak için uzun vakittir beklerken, Hafter’in oğlunun genç yaşında nasıl birden yüzbaşılıktan generalliğe yükseldiğini anlamadığını” tabir etmişti.

Bayan hukukçunun mevt haberi, dün öğlen saatlerinde, görüntüyü yayınlamasının üzerinden şimdi 24 saat geçmeden geldi.

Berasi ayrıyeten, yakın vakitte Hafter’in kelamda İçişleri Bakanı’nı da eleştirerek, bu bireye bağlı silahlı bireylerin kızını öldürme teşebbüsünde bulunduğunu duyurmuş ve Hafter’e bağlı bu güçleri “çeteler” olarak nitelendirmişti.

BAYAN HUKUKÇUNUN ÖLDÜRÜLMESİ, KAÇIRILAN MİLLETVEKİLİ SERGİVA’YI HATIRLATTI

Berasi, Libya’nın Hafter milislerinin denetiminde olan ikinci büyük kenti Bingazi’de gaye alınan birinci sembol bayan isim değil.

Çok sayıda Libyalı toplumsal medya kullanıcısı, Berasi’nin öldürülmesinin, Hafter güçlerince geçen yıl 2019’da konutundan kaçırılan ve hala kendisinden haber alınamayan bayan milletvekili Siham Sergiva’yı (57) hatırlattığına dikkat çekerek, “Dün Sergiva, Bugün Berasi” tabirleri içeren grafikler paylaştı.

17 Temmuz 2019’da kaçırılan bayan parlamenter, Hafter’in Şubat 2019’da başşehir Trablus’a başlattığı ve 14 ay süren hücumlarına ve ülkedeki insan hakları ihlallerine karşı tavırlarıyla öne çıkmıştı.

“ASKERİ TERÖR BİNGAZİ’YE HÜKMEDİYOR”

Berasi’nin katledilişi toplumsal medyada büyük yankı bulurken, Twitter’ın Libya gündeminde en çok konuşulanlar (Trend Topic) ortasına girdi.

“Askeri terör Bingazi’ye hükmediyor” etiketine yer veren toplumsal medya kullanıcıları, darbeci Hafter’in askeri vesayet idaresine karşı çıkan çok sayıda paylaşımda bulundu.

Öte yandan Libya’nın lokal Febrayer kanalının Bingazi’deki görgü şahitlerine dayandırdığı habere nazaran, Hafter güçlerine bağlı 106. Tabura ilişkin silahlı araçlar, 20’nci Cadde’de Berasi’nin vefat mahallindeki kameraları söktü.

Libya’nın orta kısımlarında, Akdeniz kıyısında kalan Sirte kentinin batısı BM nezdinde yasal Libya hükümeti tarafından yönetilirken, Sirte ve doğusundaki Ecdabiye, Bingazi, Beyda, Derne ve Tobruk üzere kentler darbeci Halife Hafter güçlerinin elinde bulunuyor.

Hürriyet