Galatasaray, Muhteşem Lig’de Alanyaspor’u deplasmanda 1-0 mağlup ederek üst üste 7. galibiyetini aldı. Hürriyet muharrirleri Kanat Atkaya ve İlker Yasin ise müsabakayı bu türlü kıymetlendirdi…
KANAT ATKAYA: ”NİHAYET ZIDDI DÜZE ÇEVİRDİ”
Futbol jargonunda sevmediğim “kısa yollu açıklamalar” ortasında “O grup bize ters” klişesinin güzide bir yeri vardır. “Rakibi çözememek”, “direnç kırıcı atılım üretememek”, “konsantre olamamak” ve hayya “basireti bağlanmak” bile daha iyi bir açıklamadır. Duyduğum vakit “Ne demek tersimize geliyor? Sen de ona karşıt gelecek bir tahlil üret” demek gelir içimden ki Fatih Terim de buna emsal bir şey demiş olmalı. Yalnızca bu dönem iki kere İstanbul’da yenildiği, uzun müddettir diş geçiremediği Alanyaspor karşısında tabir yerindeyse bugüne kadar yaptığının tam zıddını yaptı Galatasaray.
ACAR GOLCÜ MOSTAFA
Rakibin üstüne yaldır yaldır gitmek yerine topu Alanyaspor’a bırakıp, uzun toplarla, diyagonal paslarla gardını düşürmeyi hedefledi. Birinci yarı sona erdiğinde topla oynama oranı yüzde 36 idi lakin ne gam! Galatasaray’ın bilhassa 18’inci dakikada golü bulana kadar sergilediği “ters” oyunun kahramanı Mostafa Mohammed oldu. Baskıya, savunmaya katkı verdi, grubunu atağa hazırladı, Onyekuru’ya asiste dönüşmemesine hayıflanılacak hoşlukta bir pas verdi, kendi ürettiği konumda direğe takılmasa golü de bulacaktı acar golcü Mostafa. Yedlin’in fevkalade uzun pasını iki atılımda Emre Kılınç ile gole çeviren Galatasaray, “ters” oyununun sağlamasını da yapmış oldu. Birinci yarıda Alanyaspor da gol için zorladı, direğe takıldı ama terazide üstün olan taraf Galatasaray’dı.
MUSLERA EFSANE OYNADI
İkinci yarıda da Galatasaray topu rakibe bıraktı, gol için atılım haklarını kullandı, oynun iplerini bu türlü tutmaya çalıştı. Alanyaspor bilhassa Galatasaray’ın yorgunluk emaresi göstermesiyle birlikte harikulade bir baskı kurdu, rakibi kendi alanında yordu. Terim bu çok bariz yorgunluğa karşı oyuncu değişikliği atılımını 78’inci dakikaya kadar cebinde tutmayı tercih etti. Alanyaspor maçın kalan kısmında muazzam bir baskı kurdu, daima el artırdı, canını dişine takarak rakibini zorladı ancak Galatasaray’ın direncini kıramadı, bir kere daha efsane oynayan Muslera’yı aşamadı.Lider Galatasaray çok güçlü bir deplasman bilmecesini, ligin en kuvvetli sorunlarından birini çözdü, “ters” oynayarak düze çıkmayı başardı… Çok değerli bir mani açmanın rahatlığıyla, birikmiş bir hesabı kapatmanın huzuruyla meskenine dönüyor; “Bravo!” demek gerek.
İLKER YASİN: ”GALATASARAY’IN FUTBOL ESARETİ”
G.Saray savunmada kazandı. Maçın birinci 25 dakikasındaki futbolu, geride kalan 75+uzatma dakikalarında da oynama talihi buldu G.Saray. Lakin oynayamadı. Maçın başında bilhassa Caulker’ın gerisine atılan uzun aralıklı diyagonal topların tekrarlanmaması, rakip defans üzerine kontra ile gidilmemesi, gol vuruşları yanında asist ve duvar özellikleri olan Mostafa Mohamed’in kullanamaması, topla buluşturamaması, yani G.Saray kenar idaresinin maç başındaki oyun ritmini unutması Alanya’ya bilhassa ikinci yarının tamamında rakip üzerinde büyük baskı imkanı verdi. Konut sahibi ekibin özgüveni yükseldi.
SALiH DiREĞE TAKILDI
5. dakikada Mohamed’in direkten dönen topu öncesinde rakipten kurtuluşu ve de ayak içiyle kusursuz vuruşu Mısırlı’nın G. Saray’a çok para kazandıracağının birinci işaretlerinden biri olabilir. 18’de Alanya defansının sağında açılan koridora bu sefer Mohamed’in yerine Emre Kılınç girdi ve iki darbeli vuruşla golü getirdi. O gol öncesinde Salih’in direkten dönen topu da Alanya’nın maç boyunca gole en çok yaklaştığı andı.
MOHAMED fonksiyonsuz KALDI
Ve ikinci yarı G.Saray alanında, kalesinde oynandı. Terim, atılan golün üstüne yatmak, en iyi skorun en iyi futbola yeğ tutulduğunu göstermek istiyor üzereydi. Bu durumda Mohamed fonksiyonsuz kaldı. Onyekuru geniş alan bulamadı, istediği pasları alamadı. İkinci devre Alanya bastırdı, G.Saray bütün çizgileriyle savunmada kaldı. Maç adeta tek kale oynandı. Dünkü skoru muhafaza odaklı oyunda atak için alınan Mohamed, Onyekuru ve Fernandes’ten randıman almak zorlaştı haliyle. Luyindama, Marcao, Ömer ve Etebo’nun yükü de arttı. Son dakikalarda Alanya’nın ağır baskısı altında Muslera kurtarışlarıyla sahne almasa bir gol ile G.Saray yıkılacak ve Terim maçın yüzde 25’inde topla oynayan ekibin hocası olarak öteki kıssalar yaratacaktı kuşkusuz.
BU 3 PUANIN MANASI BÜYÜK
Zorbay Küçük’te gelecek görüyorum lakin dün 23’te Onyekuru’ya Umut’un darbesi bir penaltıydı. 35’te Babacar’ın topa müdahalesi berbat niyetli değil ancak ayak darbesinin Luyindama’nın başına teması bir kırmızı kart olabilir. Ve Terim 5 dakikalık Luyindama tedavisinin sonrasında hakeme yaptığı el hareketleriyle bir diğer öyküye kapı aralayabilirdi. Son iki lig maçını kaybettiği, 10 gün evvel kupada elendiği Alanya önünde deplasmanda alınan 3 puanın çok büyük manası var kuşkusuz. Fakat ne olursa olsun bildiğim Terim’in dün geceki futbol esaretini ne Şampiyonlar Ligi maçlarında ne UEFA Kupası’nın kazanıldığı yolda Avrupa’nın devlerine karşı yapılan maçlarda gördüm.
Hürriyet
